Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nun (TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, Türkiye’nin yüzde 5 ve üzeri büyümeyi kalıcı hale getirmesi ve sürdürülebilir olması için enflasyon-faiz-kur’ ile “enflasyon-ücret” sarmalından çıkması gerektiğine dikkat çekti.
Çatısı altında 30 federasyon ve 300’den fazla dernek bulunan TÜRKONFED Başkanı Sönmez, 2022 yılını değerlendirirken 2023 yılına ilişkin beklentilerini Cumhuriyet’e şöyle açıkladı:
– Türkiye’nin 2022’yi yüzde 5 büyümeyle kapatacağını öngörüyoruz. 2023 büyüme öngörümüz yüzde 3 ile 4 arasında. Ancak ülkemizin sürdürülebilir kalkınması, kaliteli büyümesi, istihdamın korunup gelişmesi için yüzde 5 ve üzeri büyümeyi kalıcı hale getirmemiz gerekiyor.
– Enflasyon 2022’de olduğu gibi 2023’te de sadece toplumun değil iş dünyasının da öncelikli gündemi olacak.
– 2023’te seçim ekonomisi sürecinde yoksullaşmanın yan etkilerini kısa süreli bastıran politikaları orta vadede kamu maliyesi üzerinde baskı yaratacak. Döviz kuru bir mesele olarak karşımızda duruyor. Seçim sürecinden sonra birtakım hızlı piyasa tepkilerine ve oynak kur hareketlerine şahit olabiliriz.
– Gelişmiş bir ekonomi için demokrasinin vazgeçilmez unsurları olan hukuk devleti ve yargı bağımsızlığına hepimizin, her zaman ihtiyacı var. Toplumda siyasi ve kültürel kutuplaşmalar yaşandığını, hukukun üstünlüğüne inancın daha da gerilediğini, ayrımcılığın ve nefret söyleminin yaygınlaştığını gözlemliyoruz.
– Hukukun üstünlüğü ilkesini, gerçek manada tüm kurumlarımızla hayatın her alanında yaşatabilmeli, kurumlarımızın şeffaflığını, hesap verebilirliğini ve bağımsızlığını tesis etmeliyiz. Yargının siyasallaşması, parti kapatmalar ve siyasi yasaklar ile bir yere varılamadığını gördük. Aynı şeyleri yeniden yaşamamalıyız. Hayalimizdeki Türkiye’nin temeli “Adalet” olacaktır.
ÇOK SESLİLİK ZENGİNLİĞİMİZ
– Tek fikir, tek model ve tek yönteme dayalı bir hayat üzerinden memleketimizin geleceğini inşa etmemiz zor görünüyor. Çeşitliliği, farklılığı ve çoğulculuğu korumaktan başka yolumuz yok.
– Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girerken, aynı ufka ve hatta ötesine yeniden bakabiliriz. TÜRKONFED olarak kamuyu, özel sektörü, üniversiteleri, siyaset ve sivil toplumun tüm paydaşlarını uzlaşma zemininde bir arada çalışmaya davet ediyoruz.
– Para ve maliye politikalarını dengeleri gözeterek, daha öngörülebilir bir çerçeveye oturtmamız giderek daha fazla önem arz ediyor. Üretim yatırım ister, yatırım ise ekonomide istikrar ve öngörülebilirlik. Belirsizlikleri azaltmak, ekonomi bilimi çerçevesinde kalkınmayı toplumsal tabana yaymak, gelir dağılımında eşitliği sağlamak, daha adil, paylaşımcı, çevreci yeşil devrim ile kalkınmış bir Türkiye’nin mümkün olduğuna inanıyoruz.
– Yerelden küresele uzanan kalkınma yolumuz Anadolu’dan, KOBİ’lerimizden geçiyor.
