Bartın’ın Amasra ilçesinde, Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait maden ocağında 14 Ekim 2022 tarihinde 41 madencinin ölümüyle sonuçlanan facia sonrasında TBMM’de kurulan Amasra Maden Kazasını Araştırma Komisyonu bugün toplandı.
Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdür Yardımcısı Muharrem Kiraz, komisyona sunum yaptı. Kiraz, madenlerde alınan işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinden bahsetti. Kiraz, 2021 yılında toplam 46 kez denetim yapıldığını ve denetim yapılan hususların müesseselere gönderildiğini kaydederek, kuruma bağlı 177 iş güvenliği uzmanı ve 16 iş yeri hekiminin görev yaptığı bilgisini verdi.
Kiraz, şunları söyledi:
“Kendi bünyemizde bulunan İş Sağlığı Güvenliği Daire Başkanlığı tarafından da iç denetimler yapılmaktadır. 8 teknik elemanla her hafta yeraltı ve yerüstü tesislerinde denetimimiz devam etmektedir. 2021 yılında toplam 46 kez denetim yapılmış olup tespit edilen hususlar denetim yapılan müesseselere gönderilmekte ve sonuçları takip edilmektedir. Aynı zamanda, kendi çalışma birimlerimiz de teknik eleman ve daimi nezaretçilerle birlikte de denetimler yapılmaktadır. Yine iş güvenliği uzmanları ve iş yeri hekimleri vasıtasıyla tüm yeraltı ve yerüstü tesislerinde 45’i A sınıfı, 52’si B sınıfı ve 80’i C sınıfı olmak üzere toplam 177 iş güvenliği uzmanı ve 3’ü kendi hekimimiz olmak üzere 16 iş yeri hekimi görev yapmaktadır. İş güvenliği uzmanları v e iş yeri hekimleri, yapmış oldukları denetimler sonucunda tespit ve önerilerini noter onaylı deftere yazarak işveren vekiline sunarlar, önerilerinin yapılıp yapılmadığını takip ederler.”
Türkiye Taşkömürü Kurumu Karadon Müessese Müdürü Fazıl Uncu, Amasra’daki madenin havalandırması ile ilgili konuştu ancak milletvekillerini tatmin edici bilgiler veremedi. Milletvekilleri, bunun üzerine Uncu ve Kiraz’a sorular sordu.
CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, “Bu kadar uzun yolu kat eden temiz hava var. Havanın izlediği yol boyunca havanın hız kontrolleri hangi cihazlarla yapılıyor? Bu hız kontrolü yapılan bölgelerde hangi aralıklarla işçiler ve personel var” diye sordu. Yavuzyılmaz, Amasra’daki madenin havalandırmasında sorun olduğunu ifade ederek, bilirkişilerin ön inceleme raporunu işaret etti.
CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, “Tek bir sondajla havalandırmanın yapılması doğru mudur, yeterli midir” diye sorarken CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, “Havalandırma sisteminin yeterli ve etkili olduğuna inanıyor musunuz? Uzmanlar yetersiz olduğunu ifade ediyorlar. Metan drenajı yeterli mi? Tozla mücadele etkin yapıldı mı? Elinizde uzman raporları var mı? Bartın iş cinayeti olmadan, en son işçi sağlığı ve iş güvenliği uzmanları ile Sayıştay raporlarını okudunuz mu” sorularını yönetti.
CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, “Bakanlıktan Amasra müessesinin havalandırması için yatırım ödeneği istenmiş mi, istenmediyse neden istenmemiş” diye sordu. HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, Çağdaş Hukukçular Derneği’nin kazaya ilişkin hazırladığı rapora atıf yaparak, “Sensörlerin gerçekleri yansıtmadığına dair iddialar var. Biraz daha sensörlerin çalışma sistemi konusunda bilgi verirseniz seviniriz” dedi.
HAVA YETERLİ Mİ, DEĞİL Mİ?
Kiraz bazı sorulara yazılı yanıt vermek istedi, ancak Komisyon Başkanı Yıldız buna izin vermedi. Yıldız, isterlerse telefonla da diğer yöneticilerden bilgi alabileceklerini söyledi. Bunun üzerine Kiraz soruları yanıtlamaya başladı, ancak soruları yanıtlarken sık sık duraksadı. Kiraz, Amasra’daki ana aspiratörün 1978 yılında kurulduğunu belirterek, “Söz konusu ayağın olduğu yerde ihtiyaç kadar hava basılıyor. 3 bin 750 küp hava, normal koşullarda ocağa basılıyor” diye konuştu.
CHP’li Demirtaş, bilirkişilerin yetersiz havalandırmayı facianın nedenleri arasında gösterdiğini hatırlattı. Demirtaş, “O zaman bu rapor yanlış mı? Havalandırma iyiyse neden bu kaza oldu” diye sordu.
Kiraz, mevzuatın aspiratörün her iki yönlü emiş yapabilmesini istediğini ve bunu sağlamak için aspiratörün değiştirilmek istendiğini kaydederek, “Yani oradaki olay, aspiratörün kapasitesinin yetersizliği değil. Mevzuata giren yeni hususu; hem emiş hem çekiş yapabilmesini sağlamak amacıyla” dedi.
ASPİRATÖR İÇİN İHALE SÜRECİ BİLE 3 YIL SÜRMÜŞ
Kiraz, mevzuata uygun aspiratör için ihale sürecinin 2018 yılında başladığını ve 2021 yılında sonuçlandığını belirtti. Kiraz, süreci, “İhalesi yapıldı, birkaç ihale yapıldı. En son ihalede sözleşme yapıldı, pandemiye denk geldi. Ana aspiratörle ilgili. Firma malzeme tedarikinde sıkıntı yaşadığını ifade etti bize. Oradan dolayı” diye açıklama yaptı.
Kiraz, ihalenin üç kez tekrar edildiğini, 18 Ekim 2021 tarihinde ihale açılışı yaptıklarını dile getirdi. Kiraz, ihalenin üç kez tekrar edilmesi nedeniyle sürecin uzadığını kaydederek, sözleşme imzalanan firmanın pandemide malzeme temin edemediği için 2 kez ek süre istediğini belirtti. Kiraz, “Firma eksiklerini tamamladığını, sahaya getirip montajı tamamlamak için bizden tarih istedi en son. Bu süreçte de özel bir durum olduğu için şu anda bekliyor” diye ekledi.
KİRAZ “HAVALANDIRMA YETERLİ” DİYE SAVUNDU
Kiraz, mevcut aspiratör kapasitesiyle ilgili “Kapasitesi 11 bin 500 metreküp, şu anda ihtiyacımız olan 3 bin 750 metreküp. İtiş yapamadığı için aspiratör değiştirilmek isteniyor, yoksa emişinde herhangi bir sıkıntı yok. Ocağın ihtiyacı olan hava için yeterli” dedi.
Kiraz havalandırmanın yeterliği olduğunu söyledi ancak bilirkişilerin maden faciasına ilişkin hazırladıkları ön inceleme raporunda havalandırmaya ilişkin şu değerlendirme yapılmıştı:
“TTK’ye bağlı ATİM’de (Amasra Taşkömürü İşletme Müessesesi) maden havalandırmasının iyileştirilmesine dair hayata geçmeyen yatırım ve iyileştirme projeleri, kazanın meydana gelmesinde önemli rol oynamıştır. Yetersiz ve etkisiz havalandırma sistemi, olayın meydana gelmesindeki en temel unsurdur. Ocak içinde yeterli miktarda ve hızda hava dolaşımı sağlanamamış, bu nedenle yanıcı, patlayıcı gazları ve tozları insanların çalıştığı ve bulundukları yerlerde seyreltme ve hızla ortamdan uzaklaştırma görevi yerine getirilememiştir. Merkezi gaz izleme sisteminden alınan veriler incelendiğinde, metan seviyelerinin müteakip defalar uzun süre boyunca yüzde 1,50 ve yüzde 2’nin üstünde kaldığı, neredeyse rutin olarak yüzde 1,50’yi, düzenli olarak da yüzde 2’yi aştığı için potansiyel patlayıcı metan seviyeleri oluşmuştur. Teknik olarak metan gazının alt patlama limiti olan yüzde 5’i geçtiği durumlar da yaşanmıştır ancak tertip defterler incelendiğinde, ikaz ve alarm seviyelerinde maden ocağının kısmen dahi olsa boşaltılması yönünde bir önlem alındığı ve üretim miktarlarında bir azalma olduğu görülmemiştir. Havalandırma sistemi yeterli ve etkili olsaydı olayın meydana gelmesi önlenirdi.”
Kiraz, tozla mücadele konusunda ise “Söz konusu işletmelerimiz için 50 ton yeterliyken biz 55 ton taş tozu serptik, tozla mücadele için” diye bilgi verdi.
SAYIŞTAY’IN TESPİTLERİ KONUSUNDA GEREKLİ GİRİŞİMLER YAPILIYORMUŞ
Kiraz, Sayıştay’ın tespitlerine ilişkin, “Sayıştay denetim raporları değerlendiriliyor ve öneriler doğrultusunda gerekli girişimler yapılıyor” diye konuştu.
Kiraz, Amasra’daki sensörler konusunda ise “182 adet sensör bulunmakta. Bu sensörlerin kalibrasyonları belirli periyotlarda yapılmakta. Kişisel ölçüm cihazları ile birlikte kontrol edilmekte. Sadece metan için söylemiyorum, 42 tane sensörümüz var. Birbirini takip eden hatlar içinde bulunuyor. Buralarda bir arıza olduğunda anında müdahale ediliyor, sensör ya yenisiyle değiştiriliyor ya da kalibrasyon yapılıyor” dedi.
Kiraz, vekillerin ikinci kez sorularını yanıtladı. Kiraz, vekillerin sorularına şöyle yanıt verdi:
“Metan yükselmesi normal mi? Yer altı kömür ocakları birinci grup metan gazlı, çok tehlikeli sınıfında iş yeridir. Bu tür iş yerlerinde metan yükselmesi normaldir. Vardiya mühendisi var mı? Var, ocağa iniyor, yakın bölgedeki teftişini yapıp olayın olduğu bölgeye giderken olay vuku buluyor. Gaz nereden geldi? Kurum burada araştırma, inceleme yapıyor mu? İnceleme, araştırma yapıyor, kazanın oluş şekliyle ilgili kurum kaza kanaat raporu hazırlayacak. Şu anki yapılan inceleme, bizim de yaptığımız şekilde, elimizdeki kayıtlı deliller veya çıkan arkadaşlarımızın ifadeleri ile birlikte biz de süreci değerlendirmeye çalışıyoruz. İlgili uzman arkadaşlarımız bir araya gelip farklı farklı senaryoları değerlendirmeye çalışıyor.
“KANAAT RAPORU HAZIRLANACAK”
Az önce bahsettiğim gibi, gaz izleme sisteminden alınan veriler, daha önceki kayıtlar, arkadaşlarımızın kurtarma esnasında gördükleriyle bunlar oluşturulmaya çalışıyor. Kaza kanaat raporunu hazırlayıp kurum olarak sunacağız.
“ÖNGÖRÜMÜZ, HAVALANDIRMADAN KAYNAKLANAN BİR KAZA OLMADIĞI ŞEKLİNDE”
İlk bilirkişi raporuna da benzer verilerle birlikte değerlendirme yapılıyor. Bunu ifade etmem yanlış olur mu bilmiyorum, yargıya intikal eden bir süreç var. Bu süreçte bizim kendi değerlendirmemiz resmi olarak kaza kanaat raporunda yer alacak. Pervane ya da havalandırmayla ilgili bizim kendi öngörümüz, kendi incelemelerimizle birlikte, havalandırmadan kaynaklanan bir sorun olmadığı, havalandırmadan kaynaklanan bir kaza olmadığı şeklinde.
Olağanüstü halde toplantı yapıldı mı? Az önce bilirkişi raporunda ifade edildiği gibi, bilirkişi de bizim merkezi sistemimizdeki kayıtları inceleyerek raporuna taşımış. Amasra müessesinin merkezi gaz izleme sistemini bir yedeği savcılık tarafından alınmış, geriye dönük grafikleri veriyor. Geriye dönük grafiklere baktığımızda, gazın yükselme seviyeleri, oradaki çalışanların yaptığı görüşmeler, onlar da oraya işliyorlar.
Bu süreçte de zaten söz konusu alanda mevzuatta istenilen, 1,5-2 prosedürleri uygulanıyor. Burada da gazın yükseldiği zaman ilgililerle irtibat kurulmaya çalışılıyor. Oradaki o süreç işleniyor. İtiş yapmasının kazaya etkisi olmazdı. Ana aspiratörün emiş değil de tersine dönme özelliği de olsaydı kazaya etkisi olmazdı.
Ne zaman mevzuata girdi? 2015 yılındaki mevzuata giriyor, oradan sonra bu süreç başlıyor. Niye aspiratörü değiştirmek istiyoruz? Mevzuatta hem terse dönük hem emiş hem itiş istediği için, mevzuatta istenilen şartı karşılamak amacıyla değiştirmek isteniliyor. Olayın olduğu yer ana ayak üretim noktası değil, taban hazırlık noktası. Oradan da çok kömür gelmez. 5-10 ton civar kömür alınıyor.
Metan direnajı ile alakalı husus sorulmuştu. Burada kastedilen eğer metanın bulunduğu yerden, sondajlarla ayak gerisine yapılarak, emilip boru hatları ile yerüstüne çıkarılmasıysa böyle bir şekilde uygulama yok. Benim kastettiğim, bunla rahatlatma sondajları, 25 metre yapılan sondajlarla alandaki metanın boşaltılması.
“RÖDOVANS SİSTEMİ DEVAM EDİYOR”
Rödovans sistemi devam ediyor mu? Evet, kurumumuzda rödovansçlarımız var. Yeterli eğitim veriliyor mu? Evet, eğitimler veriliyor. Duyurular, ilanlar yapılıyor. İş sağlığı ve güvenliği kurulları her iş yerinde var. Çalışan temsilcilerimizin de olduğu ekip tarafından kurul toplanıyor. Kara kutu incelendi mi? Kara kutudan kasıt merkezi gaz izleme noktasındaki kayıtlarsa savcılığın elinde.
“PARA CEZASI UYGULANDI”
Aspiratör ile alakalı firmaya süre verildi, para cezası uygulandı. Firmaya para cezası uygulandı. Mevzuat orada bir miktar getiriyor, gün başına binde 1. Günlük ne kadar süre veriyorsak onu toplam sözleşme bedelinin binde 1’i ile çarpıyoruz. Aspiratör değiştirilmeden çalışılabilir mi? Evet, değiştirilmeden çalışılabilir. Aspiratör yenilendi mi? Karadon, Kozlu ve Armutçuk’taki aspiratörlerimizin yenilenmesine karar verildi. O süreçte de mevzuat çıkınca aspiratörlerimiz yeni mevzuata uygun olarak yenilendi.
“OLAY YERİNİ GÖRMEMİZ GEREKİYOR”
‘1,69’da patlama neden olur’ gibi soru vardı? Zaten bizim de yaptığımız değerlendirmelerde belli şeyler yerine oturmadığı için olay yerinin görülmesi, detaylı şekilde inceleme yaparak hangi noktada olmuş, onu tespit etmek mümkün. Bunun için olay yerini görmemiz gerekiyor.
Sayıştay’ın önerileri doğrultusunda gerekli çalışmalar yapılıyor. Kurum, kaza kanaat raporu oluşturacak, resmi olarak sunacak. Kendi kurumumuzun görüşü ilgili makamlara sunulacaktır. Metan ölçümü yapıldı mı? Az önce de izah ettiğim gibi, yeraltında metan sensörleri ile birlikte ölçümü yapılıyor. Ana galerilerde de çalışan ekiplerde kişisel gaz ölçüm cihazları var. Sürekli sabit olan metan sensörlerimiz de yüzde 1-1,5’te de sesli ve ışıklı uyarı yapıyor.
İŞÇİ TALEBİ İLETİLMİŞ
Degaj sondajları yapıldı, kayıtları var. Savcılığın elinde. Belli teknik elaman ve işçi talebiyle alakalı, yıllık periyotlarda değişen sayılarda taleplerimiz var. Bunlar da kayıtlarımızda var. Savcılığın istediği birçok bilgi ve belge savcılığa teslim edilmiş durumda. Komisyonumuza da her türlü bilgi ve belgeyi her şekilde paylaşırız. Aslında komisyonda ben de uzman üye olarak komisyonun içinde yer alıyorum.”
“NE ARTISI NE EKSİSİ OLACAKTI”
Kozlu İşletme Müdür Yusuf Aydın, “Mevzuatta istenilen şu, acil bir durumda ve ihtiyaç halinde ters dönebilecek bir aspiratörden bahsediyor. 2015 yılında yürürlüğe girdi, şu anda Türkiye’nin hiçbir madeninde ters çevrilmiş bir aspiratör yoktur. Bu olayla bizim pervanemizin ters dönüşünün de etkisi yoktur, ters dönseydi bu olaya ne artısı ne etkisi olmayacaktı” diye konuştu.
Aydın, Soma faciasından sonra bu aspiratörün zorunlu hale getirildiğini kaydederek, “Hem Kozlu’da hem Karadon’da, mevzuattan ötürü tersine çevrilmesi uygulamasını biz yaptık. Yüzde 1 bir ihtimal. Ama şu anda Türkiye’de geri çevrilmiş bir havalandırma sistemi olmadı, olmayacağını da düşünüyoruz” diye bilgi verdi.
Aydın, “Biz, ‘hiçbir kusur yok’ noktasında değiliz. Bizim inanmadığımız nokta, havalandırmayla ilgili. Belki, Deniz Bey’in dediği gibi belki sensörle ilgili. Şu anda oraya gidemeyeceğimiz, şu anda bir şey söyleyemeyeceğimiz için biz şu anda böyle bir yorum yapamayız. Sensörün yeri çok önemlidir, en azından havalandırma kadar önemlidir. Onu da yangın söndükten sonra göreceğiz” dedi.
Karadon Müessese Müdürü Fazıl Uncu ise “Ön bilirkişi raporuna çok takıldığınızda bazı şeyleri kaçırırız. Metan hep 4,5’te patlar üzerinden gidiyoruz. Ama yanma ihtimali var” diye konuştu.