İstanbul’da 13 Şubat 1929’da doğan Kenan Erim, diplomat babası Tevfik Erim’in görevi dolayısıyla gittiği ABD’de klasik arkeoloji eğitimi aldı.
Lisans eğitimini New York Üniversitesinde, yüksek lisans ve doktora eğitimini de Princeton Üniversitesi’nde tamamlayan Erim, araştırmalarını, ilk kez 1904’te Fransız mühendis Paul Gaudin tarafından kazılan Afrodisias Antik Kenti üzerinde yoğunlaştırdı.
Yurda dönen Erim, 1961’de antik kentteki modern arkeolojik çalışmaların başlamasına öncülük etti.
Ömrünün sonuna değin Afrodisias Kazı Heyeti’ne başkanlık eden Erim, buradaki antik tiyatro ile 30 bin kişilik dev stadyumu ortaya çıkardı.
Erim’in en çok önem verdiği yapı ise Tetrapylon Anıtsal Kapısı oldu. Erim, birkaç sütun dışında geri kalanı toprak altında olan yapıyı Avusturyalı mimarlar ve Türk arkeologların desteğiyle yeniden ayağı kaldırdı.
Açılıştan üç hafta sonra 3 Kasım’da hayatını kaybeden Erim’in cenazesi, vasiyeti üzerine “Sevgilim” dediği Afrodisias’taki Tetrapylon Anıtsal Kapısı’nın yanında toprağa verildi.
Erim’in mezar taşına, “30 yılını bu antik kentin ortaya çıkarılmasına adayan arkeolog” ifadeleri kazındı. Erim’in kişisel eşyaları ve fotoğrafları da Afrodisias’ta görülebiliyor.
“Omuzlarında antik kenti yükseltmiş bir isim”
Antik kentteki kazıların Erim’in öğrencisi Oxford Üniversitesinden Prof. Dr. Roland R. R. Smith tarafından devam ettirildiğini hatırlatan Tuncer, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bir mekanın popülerleşmesi ya da performans niteliklerinin zirveye çıkmasında onu organize eden kişilerin o mesleğe kendisini adaması çok kritik bir önem taşıyor. Kenan Erim, 30 yıl boyunca kendini adayarak tüm yeteneği, enerjisi, benliği ve zamanıyla antik kenti kalkındırma noktasında çalışmalarını sürdürmüş. Omuzlarında antik kenti yükseltmiş bir isim. Aslında hangi çalışmayı yaparsanız yapın eğer kendinizi adarsanız böyle harika bir sonucun ortaya çıkarılabileceğinin de bugün sembolik bir kahramanı diye düşünüyorum.”