İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı ve hakkında hem hapis cezası hem de siyasi yasak istenilen davanın 14 Aralık’taki duruşması öncesinde Ankara’daki bir mahkemeden İmamoğlu’nun davasına örnek olabilecek bir karar geldi.
T24’ten Asuman Aranca’nın haberine göre; Ankara Asliye Ceza Mahkemesi, Cumhurbaşkanlığı sistemini getiren 16 Nisan 2017’deki referandumda mühürsüz oyların geçerli sayılmasına karar veren YSK’nın Başkanı Sadi Güven hakkında sosyal medya hesabından “Satılık YSK Başkanı” paylaşımında bulunan vatandaş hakkında beraat kararı verdi. Mahkemenin kararında, sanığın “oluşan tartışma ortamında kaba eleştiride bulunduğu sözlerin, kanunda suç olarak tanımlanmadığı” belirtildi.
‘KABA ELEŞTİRİ’
Partili Cumhurbaşkanlığı sistemini getiren 16 Nisan 2017’deki Anayasa değişikliğine ilişkin referandum sonrasında, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) mühürsüz oyların geçerli sayılmasına karar vermiş, karar uzun süre tartışılmıştı. YSK’nın bu kararına ilişkin tartışmalar sürerken, M.T isimli bir vatandaş dönemin YSK Başkanı Sadi Güven’in fotoğrafını “Satılık YSK Başkanı” ifadesiyle sosyal medya hesabından paylaştı.
M.T hakkında Güven’in avukatları aracılığıyla yaptığı şikayet üzerine “sesli ve görüntülü bir ileti ile hakaret” suçundan dava açıldı. Davanın son celsesi geçen Kasım ayında yapıldı. Duruşma savcısı, esas hakkındaki mütalaasında sanığın sözlerinin eleştiri kapsamında olduğu gerekçesiyle beraatına karar verilmesini istedi.
MAHKEME BERAAT VERDİ
Mütalaanın ardından kararını veren Ankara Asliye Ceza Mahkemesi de emsal niteliğinde bir karar vererek, M.T’nin beraatına hükmetti. Mahkeme kararında, “M.T’nin paylaşımının oluşan tartışma ortamında kaba eleştiri mahiyetinde olduğu ve kanunda suç olarak tanımlanmadığı” belirtildi.
İMAMOĞLU’NUN ‘HAKARET’ DAVASI 14 ARALIK’TA
Bu kararın İmamoğlu davasına nasıl etkileyeceği ise merak konusu oldu. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, 31 Mart 2019 seçimlerinin YSK tarafından iptal edilmesi sonrasında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya verdiği yanıt üzerine Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla dava açılmıştı.