Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Uzmanı Dr. Ahu Paketçi, erken ergenliğin günümüzde daha sık görüldüğünü, ergenliğin başlama yaşının kızlar için 8 ila 13, erkeklerde ise 9 ila 14 yaş arasında değiştiğini bildirdi.
Erken ergenlikte erken tanı ve tedavinin önemine işaret eden Paketçi, şunları kaydetti:
“Ergenlik, kızlarda ve erkeklerde cinsiyet organlarının büyüdüğü erişkinliğe geçiş evresidir. Kızlarda meme tomurcuğu gelişimi, erkeklerde testislerin hacminde artış, her iki cinsiyette genital bölge ve koltuk altına tüylenme, boy uzamasında hızlanma, sivilcelenme, ter kokusu oluşumu ve emosyonel değişiklikler erken ergenliğin ilk bulgusu olabilir. Ancak her erken meme gelişimi, erken genital bölge ve koltuk altı tüylenmesi her zaman erken ergenlik belirtisi değildir. Bu bulgular tamamen selim, tedavi gerektirmeyen, bazen sadece yakın izlemin yeterli olduğu durumlardan kaynaklanabilir.
Erken ergenlik kız çocuklarda çoğunlukla altta yatan bir tıbbi duruma bağlı olmaksızın ortaya çıkar, nadiren beyin tümörleri, yumurtalık kistleri, böbrek üstü bezi hastalıklarından kaynaklanabilir. Erkek çocuklarda organik nedenler (beyin tümörleri, böbrek üstü bezi hastalıkları) daha fazla ön planda olmakla birlikte altta yatan bir tıbbi soruna bağlı olmaksızın da erken ergenlik ortaya çıkabilir. Ergenlik başlama yaşı ve ilerleme süreci bireyden bireye değişkenlik gösteriyor. Ergenlik başlama yaşı kızlarda ortalama 10-11 olup, erkeklerde ise 11-12 yaştır. Bu süreçte büyüme giderek hızlanır. Kızlar 15-16, erkekler ise 17-18 yaşında büyümeyi tamamlayarak erişkin boya ulaşmış olur. Ergenlik belirtilerinin kızlarda 8, erkeklerde 9 yaşından önce başlaması erken ergenliktir.”
“HORMON TEDAVİSİNİN ERİŞKİN BOYA KATKI SAĞLAMAYACAK”
Erken ergenliğin tedavi edilmediğinde boy kısalığına sebep olduğunu aktaran Paketçi, kız veya erkek çocuklarında ergenliğin erken başlaması, hızlı bir seyir göstererek ilerlemesinin büyüme plaklarının erken kapanmasına ve erişkin boyun kısa kalmasına neden olduğunu belirtti.
Paketçi, “Tedavisiz doğal seyrinde izlemin yeterli olacağı bir ergenlik süreci ile tedavinin şart olduğu bir erken ergenlik süreci ayırt edilerek gereksiz tedavilerden kaçınılmalıdır. Bu noktada anne-babalar bazı erken ergenlik belirtilerinin ergenliği durdurucu hormon tedavisi gerektirmediğini ve gereksiz uygulanan hormon tedavisinin erişkin boya katkı sağlamayacağını bilmelidir. Ebeveynler panik ve endişeye yer vermeden çocuklarında bulunan bulguların tespit edilmesi, izlem ve tedavi seçeneklerinin değerlendirilmesi amacıyla çocuk endokrinolojisi uzmanına başvurmalıdır” ifadelerini kullandı.