Beşiktaş Kulübü’nde 2022 yılının son olağan divan kurulu toplantısı Vodafone Park Stadyumu’nda gerçekleştirildi. Başkan Çebi, Beşiktaş Divan Kurulu Başkanı Tevfik Yamantürk’ün kendisi hakkında yaptığı eleştirilere cevap verdi.
Çebi, garip bir toplantı olduğunu dile getirerek, Tevfik Yamantürk’ün kendisinden yaşça büyük olduğu için kendisini biraz frenlemeye ihtiyacı olduğunu söyledi. Konuşulan şeylerin çok ağır olduğunu vurgulayan Başkan Çebi, “2’nci başkan kendisinin yanına 2 kez gitti. Bu süreç içinde kendisinin yanına giderken Engin Baltacı ‘Benim aile dostum, ben gidip konuşayım’ dedi, ben de ‘tamam’ dedim. Beşiktaşlıların Beşiktaş’ı maddi manevi korumaktan başka görevi yok. Şahsi ve kişisel tavırlar koyarak, kavga ederek bir yere varamayız. ‘Bu sene birlik ve beraberlik yılı olsun’ dedim ama maalesef şu ana kadar yürümedi. Şahsi konulara girmek istemiyorum. Sürekli olarak 2’nci başkanına beni arattıran divan başkanımın, kurullardan sorumlu yönetim kurulu üyesi olan 2’nci başkanımla görüşmesinden neden rahatsız olduğunu anlamış değilim. Disiplin konusu çok tartışıldı. Lütfen buradan çıktıktan sonra tüzüğümüzü okuyun. Cezayı alan kişi eğer isterse kendisini genel kurula taşır, yönetim kurulunun görevi değil. Bu kadar kavgaya gerek yok” dedi.
“675 MİLYON TL KEFALET VEREREK BURAYI AYAKTA TUTMAYA ÇALIŞTIK”
Ahmet Nur Çebi, KPMG raporunun kendisinin seçimlerden önce ifade ettiği bir konu olduğunu kaydederek, “Serdal Adalı 7 seneyi inceleyeceğim dediğinde ben de 10 sene dedim. Ben de o görevin içindeydim. Bu rapora zerre müdahale etmedim. Bu rapor çıktı. O günkü genel sekreter, genel hatlarıyla istisnai durumları okudu. SPK avukatları bürosu ve içişleri bakanlığına teslim edildi. Bir de hukuk bürosuna verildi. Büro evrakları tamamlayarak davalarını açıyor. 11 dava açıldı, 6-7 dava daha açılması bekleniyor. Ben görevimi yaptım. Hukuk bürosundan da ne geliyorsa gereken yapılıyor. Benim atmış olduğum imzalarla ilgili 1-2 dosya geldi. Gereken ne ise yapılacaktır, ben de gerekeni yapacağım.
3 sene önce buraya geldiğimizde 6 aylık maaşlar ödenmemişti, UEFA için borçsuzluk yazıları yoktu. 675 milyon TL kefalet vererek burayı ayakta tutmaya çalıştık. ‘Burayı yönetecek adam yok’ demek yakışık almadı. 3 milyar borç olana kadar ağzınızı açmadınız. O gün Şenol Güneş giderken herhangi bir şekilde yorum yapmıyorsunuz, bugün yorum yapıyorsunuz. Şenol Güneş o dönemde bir şekilde zorlanarak gönderildi. Artık hocamızla ilgili konuşmaya gerek yok. Başarıya ihtiyacımız olan süreçte kendisinden faydalanacağımızı düşünüyorum. ‘Ahmet Nur Çebi Beşiktaş’ın çocuğu’ dediler diye itiraz etmişler. ‘Trabzon’un çocuğu’ dediklerinde itiraz etmiyorsun da buna mı itiraz ediyorsun. Ben geldiğimden bu yana 5 hoca değiştirmedim. Geldiğimizde 1 hoca vardı, sonrasında Sergen hocayla anlaştık. Yaşananların ardından gitmek istedi. 3’üncü hoca dediğiniz Önder hoca, bizim altyapı hocamız. Şimdi Şenol hoca 5’inci hocamız ve daha değiştirmedik. Bu rakamları bu şekilde ifade etmenin camiaya faydası yok. ’45 milyon Euro borç var, faizi 27 milyon Euro’ diyorsunuz ama böyle bir rakam görmedim ben. Genç arkadaşlarımız geldi denetleme kuruluna, onlardan raporu alabilirsiniz” diye konuştu.
“KENDİ DÖNEMİMDE YAPILABİLECEK OLAN HER ŞEYİ YAPTIM”
540 milyon TL tazminat davası açıldığını ve bunu üst mahkemeye götürdüklerini ifade eden Çebi, “İlgili kişiler ‘Siz bunu üst mahkemeye götürmediniz’ demesin diye bunu üst mahkemeye taşıdık. Yargının karar vermesini engelleyecek bir şey yapmadık. ‘Rapor aklanmak için bir vesiledir’ demedim, ‘Mahkemeler aklanmak için bir vesiledir’ dedim. Biz elimizden geleni yapıyoruz, camianın hakkını koruyoruz. Biz geldiğimizde 92 milyon Euro olan takım bütçesini 45 milyon Euro’ya çektik. Burada 3 yıldan beri başkalarının imzaladığı kontratlarla kaldık. Artık bu yıldan sonra bizim imzaladığımız kontratlar olacak. Geldiğimizde 3 milyon borç vardı. Benim dönemimde yapılan zararın 300 milyon TL olduğunu göreceksiniz. Kendi dönemimde yapılabilecek olan her şeyi yaptım. Ama faiz yükü belimizi büküyor. Bunu 3 milyarken söyleyecektiniz. Ama bunu Yalçın Karadeniz ağabey söylediği için adamı görevden aldılar. Kulübün amatör sporlara harcamalarındaki açığı 12 milyon Euro’ydu. Şu anda 1 milyon Euro. 11 milyon Euro tasarruf etmişiz. Sponsorlarımıza teşekkür ediyorum. Altyapı dahil bütün amatör şubelerin giderlerini sırtladılar. Mali ve ekonomik durumu anlatabildim. 3 milyar TL borçtan kaynaklı büyük bir sıkıntım var. Bu faizleri taşıyamaz haldeyiz. Ekonomik anlamda kulübü iyi idare ediyoruz. En önemlisi pandemi döneminde 4 kupa geldi buraya. Kolum kırıldı, 3 kez hastalığa yakalandım, herkes evinde oturduğunda ben mücadele ettim. Eleştiriye varım, benim için sorun değil. Ancak hakaret etmek, aşağılanmaya çalışmak farklı. Ben kimseyle ortaklık yapmaya çalışmıyorum, komşu olmaya çalışmıyorum, bu abes kelimeleri de kınıyorum” şeklinde konuştu.
“GELİP BURAYA OTURURSUNUZ, BİZ DE SİZE GEREKEN DESTEĞİ VERİRİZ”
Başkan Çebi, Spor Yasası gereği Beşiktaş tüzüğünün bir kez daha gözden geçirilmesi gerektiğini dile getirerek, “Yaklaşık 300 milyon TL zarar ettiğimizi ifade ettim. Boyd 180 milyon TL yük olmuştur. Ljajic’in 220 milyon TL, Lens’in 240 milyon TL, Douglas’ın da 80 milyon olmak üzere kullanılmayan oyunculardan yaklaşık 700 milyon TL zarar var. Pandeminin verdiği zarar da 115 milyon Euro. Benim yönetimimden kaynaklanmayan toplam 3 milyar borç var. Pandemi olmasaydı bu borç 2 milyar daha az olacaktı. Biraz insaf diyorum. Geldiğimizde borçları öderiz diyen divan başkanına şunu söylemek istiyorum, ben Beşiktaş için varım, bunu bir şekilde ödeyecekseniz, bizim size hizmet etmek, boynumuzun borcudur. Gelip buraya oturursunuz, biz de size gereken desteği veririz” ifadelerini kullandı.
“HİÇ HOŞ OLMAYAN BİR TARZDAKİ KONUŞMAYLA, BU ORTAMIN BU HALE GELMESİ, BEŞİKTAŞ’A YAKIŞMAMIŞTIR”
Camianın yüzde 90’ı tarafından desteklendiklerini ancak geride kalan yüzde 10’luk kesimin sesinin daha fazla çıktığını belirten Çebi, “Yüzde 90’lık arkadaşlarımız nerede, buradan bu sıkıntımı iletmek istiyorum. Kötü bir divan kurulu geçiriyorum. Müsaadenizle şu an için gitmek istiyorum. Hiç hoş olmayan bir tarzdaki konuşmayla, bu ortamın bu hale gelmesi, Beşiktaş’a yakışmamıştır. Bu konuyu irdeleyerek Beşiktaş’ın dışarıda tartışılabilecek kötü durumda olmasını istemiyorum. Şahsi itiş kakışı bir tarafa bırakıyorsanız, asıl fedakarlığı yapmış olursunuz. Ben de onu yapıyorum. Beşiktaş, yönetim kurulu olarak bize emanet. Bizden sonra başkaları görev alacak. Biz de onların yanında, ölçülü eleştirilerle, kimseyi aşağılamadan onlara destek olmaya devam edeceğiz” dedi.