Yaşamın renklerinin solduğu, zamanın adeta siyah beyaz bir film karesi gibi aktığı, endişe, üzüntü, acı, hüzün, korku ve yalnızlık hallerine şahitlik eden ve günümüzde müze haline getirilen Ulucanlar Cezaevi sergiye ev sahipliği yapıyor.
1. Koğuşta açılan sergide, sanatçının 2007-2022 yıllarında Ankara’da çektiği yaklaşık 60 siyah beyaz fotoğraf yer alıyor.
Gölgelerin, simgelerin, suretlerin ağırlıkta olduğu fotoğraflar, bazen bir otobüs durağındaki, bazen bir hastane odasındaki bazen bir gecekondu bahçesindeki Ankaralıları zamanda donduruyor.
Fotoğraflarda davulcular, çiçekçiler, dilenciler, yaşlılar, çocuklar, işçiler, kadınlar, yolcular, işsizler, çöpçüler, evsizler ganyan bayisi müdavimleri, öğrenciler, kuşlar, köpekler, heykeller gibi başkent sokaklarına ait tüm ögeler görülebiliyor.
Adeta siyah beyaz sözcükler olarak şehri dile getiren fotoğrafların yer aldığı sergi, 23 Ekim Pazar gününe kadar ziyaret edilebilecek.
“HER FOTOĞRAFIN HİKAYESİ AYRI”
Fotoğraf sanatçısı Selçuk Azmanoğlu, yaptığı açıklamada, Ankara’da doğup büyüdüğünü belirterek, başkenti ve burada yaşayan insanların hallerini anlatan fotoğraflar çektiğini, serginin de bu fotoğraflardan oluştuğunu söyledi.
Azmanoğlu, sergide yer alan yaklaşık 60 fotoğraftan her birinin ayrı bir hikayesi bulunduğunu dile getirdi.
Sergiyi ziyaret eden Ankaralı lise öğrencilerinden Kadir Efe Yıldız, serginin yaşanmışlıkları anlattığını ve kendilerine güzel bir deneyim sunduğunu söyledi.
Osman Ege Yurdakul, Ankara’nın da bir kültür olduğunu belirterek, sergiyi çok beğendiğini ifade etti. Yurdakul Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nin de kendisini çok etkilediğini kaydetti.
Can İlgüz ise Ankara’da birçok müzeyi gezdiğini, Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nin içine dokunduğunu dile getirdi. Müzeyi gezerken çok duygulandığını belirten İlgüz, burada açılan fotoğraf sergisini de etkileyici bulduğunu sözlerine ekledi.