Gündem

Ankara Kent Konseyi Çevre ve İklim Meclisi’nden bir ilk daha – Birlik Haber Ajansı


ANKARA-BHA

Ankara Kent Konseyi (AKK), Çevre ve İklim Meclisi ile Kavaklıderem Derneğinin ortaklaşa düzenlediği, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin (ABB) de desteklediği kentteki ağaç varlığının yok edilmesine yönelik uygulama ve hataların önlemesi amacıyla önemli bir çalıştaya ev sahipliği yaptı. 
ABB’nin destek ve katkılarıyla, AKK Çevre ve İklim Meclisi ile Kavaklıderem Derneği iş birliğinde düzenlenen, ‘Kapımdaki Doğa: Sokak Ağaçları Çalıştayı’nda kentteki ağaçların bilinçsizce yok edilmesi, ağaçların bakımındaki uygulama hataları ve Büyükşehir Belediyesinin sokak ağaçlarına yönelik çalışmaları katılımcılara aktarıldı. 
Çalıştayda, sokak ağaçlarının kesilerek betonla kapatılmasına karşı çözüm önerileri tartışılırken; ilgili kurum ve kuruluşların soruna çözüm getirecek adımlar atması talep edildi. 
Ankara Kent Konseyi (AKK) Çevre ve İklim Meclisi ile Kavaklıderem Derneği, sokaklarda ömrünü tamamlayan ağaçların kesilerek yerine beton dökülmesi veya hayvan heykellerine dönüştürülmesine karşı “Ağaçlarımızı geri istiyoruz” çağrısı başlattı. Bu çağrı doğrultusunda, AKK ev sahipliğinde “Kapımdaki Doğa: Sokak Ağaçları” çalıştayı düzenlendi.
AKK’deki çalıştaya ABB temsilcileri, AKK Çevre ve İklim Meclisi üyeleri, STK ve dernek temsilcileri katılım sağladı. 
Çalıştayın açılışında konuşan Kavaklıderem Derneği Yönetim Kurulu üyesi Güliz Delikoç, etkinliğin amacını ve kapsamını şu sözlerle ifade etti: “Sokak ağaçlarının kesilerek yok edilmesine dikkat çekmek amacıyla toplandık. Kentimizdeki ağaç katliamına karşı farkındalık yaratmak ve çözüm önerileri üretmek için bu çalıştayı düzenledik.”
Ağaçlar kesiliyor, yerine heykelcikler yapılıyor…
AKK’deki ilk çalışmaların ‘Suya Saygı Buluşmaları’ ile başladığını aktaran Çevre ve İklim Meclisi Sözcüsü Ömer Şan, şehirdeki ekosistemle uyumlu ağaçların kesilmesi ve yerine beton dökülmesi konusuna dikkat çekerek, “Ankara’da ekosisteme uyumlu ağaçlarla ilgili neler yapabileceğimizi tartışırken, kapılarımızın önündeki ağaçları kaybettiğimizi fark ettik. Ağaçlar kesildikten sonra yerine yapılan heykeller, sanki o bölgede bir ağaç veya canlı varlık hiç olmamış gibi farklı şekillere dönüştürülüyor. Bu, büyük bir ekosistem kaybıdır” dedi. Şan, bu tür sorunların çözülmesi için Büyükşehir Belediyesi ve ilgili yerel yönetimlerle iş birliği yaparak, çevre dostu ve doğa odaklı çözümler üreteceklerini vurguladı.
Ayrıca, “Ağaçları sadece yeşillik veya böcek gibi görmemeliyiz. Bu ağaçlar ve yeşil örtüler, ekosistemin bir parçasıdır ve iklim değişikliği ve beraberinde susuzluk gibi büyük sorunlarla mücadele etmemizde en az bir insan varlığı kadar önemliler” dedi.

‘İklim değişikliğine uyum değil; iklim değişikliğini önleyecek çalışmalara imza atalım’ diyen Şan, iklim değişikliği ile ilgili bir yasadan çok, bu değişimi önleyecek eylemlerin ve çözümlerin hayata geçirilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi. “Doğa intikam almıyor, görevini yapıyor. Ormanları imara açmayalım, etkilerini ve olumsuz sonuçlarını önlemek için birlikte hareket edelim” şeklinde konuştu.

Albert Camus’a atıfta bulunarak, “Bilinç sadece sokaklarda bulunur, çünkü tarih sadece sokaklarda bulunur” sözünü alıntılayarak sözlerine başlayan AKK Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Lale Özgenel, konuşmasında şunları söyledi:
“Sokak, gündelik hayatın kesintisizce aktığı ve bu anlamda kentin ve kentlinin ortaklaşa sahip olduğu en önemli kamusal mekândır. Bu kamusal mekânda elbette ki sokağın sakinleri, yapıları ve yeşil varlıkları bulunur. Sokak, hepimizin hayatında farkında olmadan vakit geçirdiğimiz, sahip olduğumuz mekândır. Bu sokakların sakini olma konusunda belki de insanlar en sonra gelir. Çünkü yapılar ve ağaçlar kalıcıdır, çoğu insandan daha uzun ömürlüdür. İnsanlar yer değiştirir; fakat ağaçlar kalıcıdır. Ancak son zamanlarda ağaçların ve yapıların kalıcılığını yitirdiği örneklerle karşılaşıyoruz. Bu çalıştay da bu olumsuzlukların çeşitliliğini masaya yatıracak. Dolayısıyla ben, sokaklardaki ağaç ve yapılara, bir sokak sakinine yaklaşıldığı gibi yaklaşılmasını istiyorum.”

Whatsapp Image 2025 03 04 At 15.19.27Çalıştay öncesi, “Biz ne yapabiliriz” sorusuyla yola çıktıklarını ifade eden AKK Çevre ve İklim Meclisi Genel Sekreteri Prof. Dr. Nilgül Karadeniz, “Çevre ve İklim Meclisi’nde Ömer Şan ile çalıştıktan sonra çok farklı toplantılar yaptık. Bunlardan bir tanesi de geçmişte art arda gerçekleştirdiğimiz ‘Suya Saygı Buluşmaları’ydı; orada su meselesini anlamlı bir şekilde dile getirdik. Sonrasında yine Kavaklıderem Derneği ile sokak ağaçları meselesi gündeme gelmeye başladı. Muazzam derecede ağaçlara farklı dokunuşlar oldu ve en kısa sürede Kavaklıderem Derneği ile ‘Biz ne yapabiliriz’ sorusunu gündeme getirerek, Halil İbrahim Yılmaz Başkanımızın, Lale Özgenel Hocamızın ve Ömer Şan Bey’in katkılarıyla böyle bir çalıştay gerçekleştirildi” dedi.  
 Ağaçların savunulması gerektiğine dikkat çeken Karadeniz, çalıştayda ele alınacak konu başlıklarına değinerek şunları söyledi:
“Tabii ki, sokak ağacı deyince kamusal bir mekân, tarih oralarda geziliyor ve Lale Hocamızın hatırlattığı gibi sokaklarda oluşuyor. Öte yandan ağaçların da kendi tarihlerini yazdıklarını göz ardı etmemeliyiz. Bugün burada ağaçların savunuculuğunu üstlenebiliriz. Bunu bir başlangıç olarak görmenizi rica edeceğim. Peki, biz kentteki ağacı nasıl görüyoruz?  Belki ‘ağaç’ın anlamına bir kere de birlikte bakarsak bir dil birliği sağlayabiliriz. Hepimizin aklında yapraklı ağaç, iğdeli ağaç, kuraklığa dayalı ağaç, kesilen ağaç, dikilen ağaç, sökülen ağaç, kuş yuvası olan ağaç gibi farklı anlamlar var. Ağaç, özellikle de sokaktaki ağaç nedir? Bu konuyla ilgili bir sunum yapılmasını istedik. Sonrasında, kamusal alan olarak ağaç varlığı nasıl bir değer taşıyor? Aslında bu alanda da çok büyük eksikliklerimiz var. Ayrıca, Ankara Büyükşehir Belediyesi de kentteki ağaçlarla ilgili neler yapıyor, nasıl görüyor’ bu da yine anlatılacak.”



Güdül’de Hasan Hüseyin Akdede Fen Lisesi Pansiyonları için çalışma tamamlandı

Güdül’de Hasan Hüseyin Akdede Fen Lisesi Pansiyonları için çalışma tamamlandı

Whatsapp Image 2025 03 04 At 15.19.24

“Kentte Ağaç: Ne biliyoruz? Ne bilmiyoruz?” başlığı altında konuşma yapan Doç. Dr. Zuhal Dilaver, “Öncelikle insan tarihine baktığımızda, doğayla iç içe, daha bütünleşik ve doğaya zarar vermeden faydalanan bir insan topluluğu görüyoruz. Ancak sonrasında sanayileşme, kentleşme ve nüfus artışı sonucunda insanların doğadan gittikçe koptuğunu gözlemliyoruz. Kentsel yeşil alanlar bize çok farklı alanlarda katkı sağlıyor. Kentsel yeşil alanlar, hem opsiyonel hem ekolojik hem de psikolojik olarak insanlar için olmazsa olmaz alanlardır. Ekosistemin bütünlüğü, çeşitliliğin korunması, insanlara rekreasyon alanı sağlaması,  fiziksel ve  psikolojik anlamda gelişmelerine katkı sağlaması açısından çok önemli bir rol oynuyor. Kent ikliminin düzeltilmesi bizim için çok önemli. Ama biz kentsel yeşil alanlardaki ağaçlar için neler yapıyoruz? Onları ne kadar tanıyoruz, ihtiyaçlarını ne kadar karşılıyoruz ve onlara ne kadar değer veriyoruz? Bu da bizim için çok önemli bir konu. Yeşil alanları oluşturmamız tabii ki bize katkı sağlıyor, ancak sürdürülebilirliği için onların varlığını devam ettirebilmemiz adına bitkileri ve ağaçları anlamamız, tanımamız ve bilmemiz gerekiyor. Her bir yeşil alan için uygun tasarımlar yapmalıyız. Ağaçların takip edilmesi gerekiyor. Bunun da tek yolu, ağaç envanterinin çıkarılmasıdır. Belediye olarak elinizde ne kadar ağaç var, hangi türden, hangisinin ne zaman budamaya ihtiyacı var, bunları tamamen bilmeniz lazım. İyi bir ağaç envanterinizin olması gerekiyor” diye konuştu.

“AĞAÇ YOKSA İNSAN DA YOKTUR”

“Kamusal Alanda Ağaç Varlığının Değeri: Sokak Ağaçları” konusuna değinerek sokak ağaçlarının önemini belirten AKK İklim ve Çevre Meclisi Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nilgün Görer Tamer, “Sokak ağacı dediğimiz şeyin ne olduğunu konuşacağız. Amerikalı bir bahçıvan, ‘Bir sokakta ağaç yetiştirmek imkânsızsa, o sokakta ağaç yetiştirene kadar insan kullanımına kapatılmalıdır’ demiş. Ağaç yoksa, insan da yoktur. İnsan doğanın bir parçasıdır. O nedenle biz yaşadığımız bir yerde ağaç dikiyoruz. Doğanın kucağında yaşamak son derece değerlidir” ifadelerini kullandı. 

ABB Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Yeşil Alanlar Şube Müdürlüğü temsilcileri Gül Akkaya ve Merve Okumuş, ABB’nin sokak ağaçları ve kuruyan ağaçlarla ilgili uygulamalarını, projelerini sunum yaparak anlattı.
Akkaya, “Öncelikle 36 milyon metrekare alanın bakımını yapıyoruz. Ağaçlarla ilgili bakım çalışmaları kapsamında sulama, ilaçlama ve budama işlemlerini de yürütüyoruz. Çalışmalarımızı genellikle gece saatlerinde gerçekleştiriyoruz. Kuruyan ağaç dallarıyla ilgili olarak yağışlı havalarda çok fazla hasar meydana geliyor” dedi. 
Kuru ağaçlar ile ilgili ABB’nin izlediği yol haritasından bahseden Merve Okumuş ise “Sit alanlarında herhangi bir karar almak için bununla ilgili yetkili yerlerden izin almamız gerekiyor; bu nedenle projeler hazırlıyoruz. Bize verilen koordinat listesindeki ağaçlarla ilgili işlemleri yapabiliyoruz. Bu şekilde, Büyükşehir Belediyesi olarak onları tespit ediyoruz. Yine, komisyon dilekçeyle çevirebileceğimiz ağaçları bize bildiriyor ve onları heykel olarak ayırıyoruz. Diğer tüm kurumuş ağaçların yerine ise piyasada temin edebileceğimiz ağacı caddeler için dikiyoruz” diye konuştu.

KAVAKLIDEREM DERNEĞİ FAALİYET VE AMAÇLARINA DEĞİNDİ 

Kavaklıderem Derneği’ni tanıtarak, vizyon ve misyonlarından bahseden Kavaklıderem Derneği Başkanı Halil Yurtkuran, “Bizim amacımız, bir denize küçük bir çakıl taşı atmak ve sadece dalgalar yaratmaktı. Sadece Kavaklıdere değildi konu; yolumuz buralara kadar geldi. Önemli olan bir algı yaratmak. Çevremizde herkes, ağaçların kesildiğini ve kötü kullanıldığını görüyor. Biz, Kavaklıdere’de bunu gördüğümüz için bu süreci başlattık. Dernek olarak elimizden fazla bir şey gelmiyor, ancak bundan sonra çok iyi olacağını düşünüyorum” diye ifade etti.
Ankara’nın ilk semt derneği olduklarını vurgulayan Kavaklıderem Derneği Başkan Yardımcısı Besim Güçtenkorkmaz, “Ankara’nın çok büyük bir aksı var; bu aks, Ulus’tan başlıyor ve Çankaya Köşkü’ne kadar devam ediyor. Bu aksta ağaçların ne kadar değer kazandığı görülüyor. Ankara için her ne kadar bozkır kent desek de aslında büyük oranda da bağcılık şehri. Ankara’da yeşil alanlarda çok büyük değerler kaybetmişiz” diyerek Ankara’daki kesilen ağaçların manzarasını gösterdi.
Çalıştayın ikinci bölümünde ise oluşturulan çalışma masalarında, katılımcıların, sivil toplum kuruluşları ve kurum-kuruluş temsilcileri, sokak ağaçları konusundaki sorunların tespiti ve çözüm önerileri konusunda görüş alışverişinde bulunarak, 6 ayrı masada birer rapor oluşturarak, sunumlarını yaptılar.
Çalıştayda oluşturulan görüş ve öneriler değerlendirilerek bir ön çalışma raporu ve sonuç bildirisi oluşturulacağı ve bunların da bir kitapçıkta toplanacağı kaydedildi.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu