Von der Leyen, Belçika’nın Brugge şehrinde yer alan Avrupa Koleji’nde düzenlenen programda konuştu.
ABD’de Enflasyonu Düşürme Yasası’nın kabul edildiğini anımsatan von der Leyen, bu yasanın stratejik ve temiz enerji sektörlerinde yeni bir endüstriyel ekosistem oluşturmak için yaklaşık 369 milyar dolarlık bir yatırım planı içerdiğini anlattı.
Von der Leyen, ABD’deki yasa ile Avrupa Yeşil Mutabakatı arasında çarpıcı benzerlikler olduğunu belirterek, ikisinin de iklim, yatırım ve büyüme stratejisi içerdiğini ifade etti.
“ABD’deki Enflasyonu Düşürme Yasası, Avrupa’da endişe uyandırıyor” diyen von der Leyen, Kovid-19’un kritik tedarik zincirinde darboğazları şiddetlendirerek Avrupa sanayisini olumsuz etkilediğini anımsattı.
Von der Leyen, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle küresel enerji arızının da kısıtlı bir hal aldığını hatırlatarak, Rusya’nın son 8 ayda AB’ye boru hattıyla gaz tedarikini yüzde 80 kestiğini dile getirdi.
Salgın, savaş ve enerji krizinin, başta Avrupa ekonomisinin enerji yoğun sektörleri olmak üzere birçok endüstrisinin rekabet gücünü olumsuz etkilediğine işaret eden von der Leyen, “Enflasyonu Düşürme Yasası’nın haksız rekabete yol açma ve piyasaları kapatma riski var” diye konuştu.
Von der Leyen, yasanın kritik tedarik zincirlerini parçalayabileceğini belirterek, yasadaki vergi muafiyetlerinin ve sübvansiyonların sorunlu konular olduğuna dikkati çekti.
Yasa ile bir otomobil üreticisinin Kuzey Amerika’da üretim yapması ve ABD’den parça alması halinde çifte fayda sağlayacağını anlatan von der Leyen, bunun yatırım akışlarını yeniden yönlendireceğini söyledi.
Von der Leyen, “Gelecekteki yatırımlarını AB’den ABD’ye taşımayı düşünen üreticilerin hikayelerini hepimiz duyduk” dedi.
HAREKETE GEÇMELİYİZ
Rekabetin eşit şartlar altında olmasının önemine işaret eden von der Leyen, “Enflasyonu Düşürme Yasası ve diğer önlemlerin bozulma yarattığı durumlarda oyun alanını yeniden dengelemek için harekete geçmeliyiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Von der Leyen, yasanın en endişe verici yönlerini ve rekabet dezavantajlarını azaltmak için ABD ile birlikte çalışmak zorunda olduklarını vurguladı.
Avrupa sanayisinin dönüşümüne daha fazla finansman sağlanması gerektiğini ifade eden von der Leyen, “Dönüşüme yönelik kamu yatırımlarını kolaylaştırmak için ilk önce kendi kurallarımızı ayarlamamız gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Enflasyonu Düşürme Yasası, kamu destek çerçevemizi nasıl geliştirebileceğimizi ve yeni küresel ortama nasıl uyarlayabileceğimizi düşünmemizi sağlamalıdır. Bu nedenle, kamu destek çerçevemizi nasıl daha öngörülebilir ve basit hale getirebileceğimize bakmalıyız” diyen von der Leyen, iş dünyasının basit kuralları olan bir kamu destek sistemi talep ettiğini anlattı.
ENFLASYONU DÜŞÜRME YASASI
ABD’de enflasyonun düşürülmesine yönelik kapsamlı sağlık, iklim ve vergi düzenlemelerini içeren ve ABD Başkanı Joe Biden’ın ağustos ayında imzaladığı Enflasyonu Düşürme Yasası, Avrupa’da tartışma konusu oluyor.
Vergi indirimleriyle elektrikli otomobil satın almayı teşvik etmeyi öngören yasa kapsamında, Kuzey Amerika’da üretilen bataryaların kullanıldığı ve bu bölgedeki madenlerden çıkan mineralleri içeren elektrikli araçlara 7 bin 500 dolara kadar vergi indirimi verilmesi gibi düzenlemeler yer alıyor.
AB, vergi indirimlerini ABD’de üretilen içeriğe bağlı hale getiren yeni düzenlemenin Avrupalı otomobil şirketlerini ve batarya ile yenilenebilir enerji ekipmanları dahil yeşil ekonomi alanındaki üreticileri dezavantajlı hale getireceğinden endişe duyuyor.
Enerji krizi, yüksek enflasyon ve olası resesyon endişeleriyle zor bir dönemden geçen Avrupa için sanayinin geri kalması da temel bir risk olarak öne çıkıyor.