Üretilen etlerin pek çoğu normal etten farklı görünmüyor. Örneğin üretilen sığır eti, gerçek bir parça etten farklı görünmüyor. Ama bu, aslında bir laboratuvarda yapay olarak üretildi. Burada İsrail’deki bu start-up, bir ineği öldürmeden sığır eti üretmeye çalışan birçok şirketten biri.
Küresel et talebi artıyor ancak İsrail’de giderek daha fazla tüketici, daha sağlıklı ve çevre dostu olduğu söylenen protein alternatifleri arıyor. Steakholder Foods CEO’su Arik Kaufman ise şunları söylüyor:
“Dünya genelinde orta sınıf oranının arttığını görüyoruz. İnsanların daha iyi yaşaması ve daha iyi yemek yemesi iyi bir gelişme. Ancak orta sınıf nüfusunun artması ve mevcut sığır sayısıyla, bugün dünyayı doyuramayız. Çünkü kullandığımız sığırların sayısı yeterli değil ve mevcut kullanılan sığıların dünyayı mahvettiğini biliyoruz. Bu sığırlardan çıkan karbon ile iklim değişiyor. Aynı ürünü lezzetli ama çok daha sürdürülebilir şekilde üretmenin zamanının geldiğine inanıyoruz.”
İsrail’de onlarca gıda teknolojisi şirketi hayvanları kesmeden et üretmenin yeni yöntemlerinin öncüsü olmaya çalışıyor. Bilim insanları, bu amaca ulaşabilmek için en ileri üç boyutlu yazıcı teknolojisine başvuruyor.
KÖK HÜCRELERDEN ÜRETİLEN ETLER BİR HAFTADA OLGUNLAŞIYOR VE YENECEK HALE GELİYOR
“Teknolojimiz, hayvanları kesmeden gerçek et üretmekle ilgili her şeyi A’dan Z’ye yerine getirmeyi amaçlıyor. Kök hücreleri topluyoruz. Sonra kök hücreleri yağ hücreleri ve kas hücreleri olarak nasıl ayırt edeceğimizi biliyoruz. Sonra ya biyolojik kas hücreleri üretiyoruz ve onları ‘hibrit’ ürünler olarak adlandırılan bitki bazlı ürünlere entegre ediyoruz veya bu biyolojik mürekkep ile ahırlarımıza yani yazıcılarımıza yüklüyoruz. Kök hücreleri üretiyoruz ve birkaç haftalık olgunlaşmanın ardından biftek, yenmeye hazır hale geliyor.”
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’ne (FAO) göre, küresel çiftlik hayvanlarından kaynaklanan toplam emisyonlar, tüm antropojenik GHG (sera gazı) emisyonlarının yüzde 14,5’ini oluşturuyor. Sığırlar, en fazla emisyondan sorumlu olan hayvan türü ve hayvancılık sektörünün emisyonlarının yaklaşık yüzde 65’ini oluşturuyor.
