Emniyet Genel Müdürlüğü ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığının düzenlediği operasyonla Türkiye’de yakalanan terör örgütü IŞİD’in üst düzey yöneticilerinden “Abu Zeyd/Üstad Zeyd” kod adlı terörist Bashar Hattab Ghazal Al Sumaidai ve beraberindeki 2 kişi hakkında dava açıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Bashar Ghazal Al Sumaidai’nin IŞİD’in en son lideri olan Abdullah Kardaş’ın ölümüne müteakip muhtemel yeni lideri ve IŞİD içerisinde “Eğitim Bakanı”, “Adalet Bakanı”, “Kadıların Kadısı” unvanlarıyla görev üstlendiği belirtildi.
Al Sumaidai’nin eşi Makaram Taha Ali’nin ise eşiyle birlikte hareket ederek Irak’tan Suriye’ye ve sonra Türkiye’ye geçiş yaptığı ifade edildi. Diğer şüpheli Azzam Ali Husseın Al-Neama’nın da örgüt üst düzey yöneticisi Al Sumaidai’nin akrabası olduğu, IŞİD’in silah ve mühimmat sorumlusu olduğu kaydedildi.
TERÖR ÖRGÜTÜ KOMUTANIYLA GÖRÜŞEREK BİAT ETTİ
Şüpheli Al Sumaidai’nin 12 Mayıs 2022 tarihli yakalama kararıyla Avcılar’daki bir evde sahte kimlikle yakalandığı ve 9 Eylül 2022’de tutuklandığı belirtildi. Al Sumaidai’nin savcılıkça alınan ifadesinde, Musul’da bulunan Şer’i hukuk üzerine yaklaşık 20 yıl üzeri eğitim aldığı, hafız olduğu, Kur’an tefsiri üzerine çalışmalar yaptığı, kıyas üzerinde uzmanlaştığı, medreselerde ders vermekte iken örgüt komutanlarından Ebu Müslim El Turukmani ile görüşerek biat edip Üstaz Zeyd olarak hitap edildiği anlatıldı. Biatından 5 kişinin haberdar olduğu, bunların Ebubekir El Bağdadi, Hacı Abdullah kardaş, Ebu Ali el Anbari, Rami El Cuburi ve Ebu Müslim El Turukman olduğu ifade edildi. Hacı Abdullah Kardaş ile çok kez görüştüğünü, dini konularda istişarede bulunduklarını, kendisinin örgüt içerisinde güven kazandığını, 2014 yılında Musul’un örgüt tarafından kontrol altına alınmasıyla kendisine Eğitim Bakanlığı görevi verildiği, bu süreçte hem bakanlık görevini yürüttüğünü, hem de üniversitede eğitim vermeye devam ettiği belirtildi. El Bağdadi’nin talebi üzerine kendisine Adalet Bakanlığı ve Darül Mezalim makamının teklif ve tevdi edildiği ve Rakka’ya taşındığı burada yüksek yetkili mahkeme başkanı sıfatıyla yöneticiler ile vatandaşlar arasındaki ihtilafların “çözüm makamı” olarak görev üstlendiği iddianamede yer aldı.
“HİÇBİR ÖLÜM KARARINA İMZA ATMADIM”
Al Sumaidai’nin IŞİD içerisinde hiçbir silahlı faaliyete dahil olmadığını, hiçbir ölüm kararına imza atmadığını, örgüt tarafından yeni lider olarak açıklama ihtimalinin bulunduğunu, Abdullah Kardaş’ın ölümünden sonra örgüt içerisinde lider olabilecek az sayıda kişi kaldığını, örgüt içinde çok sayıda öğrencisinin bulunduğunu, lider olarak açıklanmasının iradesine aykırı olduğunu, yakalanma ihtimali olmasına rağmen kaçmadığını ve örgütün idari işleyişi dahilinde görevde bulunduğunu söylediği de kaydedildi.
EŞİ İLE ŞİFAEN BOŞANDIKLARINI SÖYLEDİ
Şüpheli Al Sumaidai’nin eşi Makaram Taha Ali Ali’nin ise 2012 yılında sanık Al Sumadai ile resmi olarak evlendiklerini, eşinin Arapça öğretmenliği yaptığını ve 2020 yılında şifaen boşandıklarını, eşi hakkında çevresinde DEAŞ adına fetva verdiği yönünde iddialar duyduğunu bunu eşine sorduğunda bu iddiaları kabul etmediğini söylediği kaydedildi. Taha Ali Ali, IŞİD’le herhangi bir ilişkisi olmadığını, kod adının bulunmadığını, eşinin örgütteki görev ve unvanını bilmediği ileri sürdüğü belirtildi.
IŞİD’İN SİLAH SORUMLUSUNA 2021 YILINDA SAKARYA’DA TAKİPSİZLİK KARARI VERİLMİŞ
Diğer şüpheli Azzam Ali Husseın Al-Neama’nın ise Irak’ta yaşadığı dönemde IŞİD terör örgüte ait silah ve mühimmatlarından sorumlu olduğu, Irak’ta gömdüğü ve gömülü olan malzemelerin yerini kendisinden başka kimsenin bilmediği 2021 yılında Sakarya’da yürütülen soruşturmada hakkında takipsizlik kararı verildiği, ancak 13 Mayıs 2022’de Al Sumaidai’nin yakın akrabası olduğu ve birlikte örgütte sorumlu düzeyde faaliyette bulunmaları nedeniyle yakalandığı, Sakarya Cumhuriyet Savcılığı’nın bu soruşturmayı İstanbul’a gönderdiği anlatıldı. Al Neama ifadesinde, birlikte IŞİD terör örgütünün cezaevinde kaldıklarını, ancak örgütle irtibatının bulunmadığını, suçlamayı ve iddiaları kabul etmediği anlatıldı.
AĞIR CEZA MAHKEMESİNDE YARGILANACAKLAR
Şüpheli Bashar Ghazal Al Sumaidai’nin örgütün en son lideri olan Abdullah Kardaş’ın ölümüne müteakip Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin raporlarına konu olacak şekilde örgütün yeni lideri olarak açıklandığı, örgütün basın yayın organlarında şüphelinin isminin ön plana çıkarıldığı belirtildi. Sumaidai’nin yakalanmasının ardından yakalanan Azzam Ali Husseın Al-Neama ve Makaram Taha Ali Ali’nin soruşturmaları da bu dosyaya eklendi. Şüpheli Azzam Ali Husseın Al-Neama’nın “Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etme”, “DEAŞ Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapsi ve 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapsi istenirken, Al Sumadai’nin eşi Makaram Taha Ali’nin de “DEAŞ silahlı terör örgütüne üyelik” suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istendi. İddianame İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Şüpheliler önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak.