İstanbul’un Kadıköy İlçesi’nde bulunan Söğütlüçeşme’de tren istasyonunun altında bulunan yeşil alan aylardır çitlerle çevrilip şantiyeye dönüştürülmüş durumda. Bölgede ‘viyadük’ adı altında 108 dükkânlı bir alışveriş merkezi (AVM) projesi inşa edilirken 415 ağacınsa sökülmesi söz konusu.
Kadıköy Kent Suçlarını Takip ve Teşhir Ağı’nın çağrısıyla bugün yurttaşlar AVM inşaatına karşı bir araya geldi.
soL’da yer alan habere göre, Söğütlüçeşme tren istasyonunu AVM dönüştüreceği gerekçesiyle itiraz edilen planlar geçen yaz mahkeme tarafından iptal edilmiş, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı planları revize ederek yeniden askıya çıkarmıştı. Akfen Gayrımenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş. adlı şirket ise inşa edilen yapının AVM değil “yiyecek içecek merkezi” olacağı yönünde imajı revize ederek inşaatı sürdürmüştü.
Kadıköy Kent Suçlarını Takip ve Teşhir Ağı’nın bugün düzenlediği eylemde “Söğütlüçeşme’de AVM istemiyoruz”, “Söğütlüçeşme İstasyon Haydarpaşa gardır”, “Sermaye defol Kadıköy halkındır” ve “Yasadışı inşaat durdurulsun” sloganları atıldı.
‘BURAYA HARCANAN MİLYONLARI HAYDARPAŞA’YA HARCASALARDI, ORASI GAR OLARAK ÇALIŞMAYA BAŞLARDI’
İlk konuşmayı yapan Prof. Dr. Zerrin Bayrakdar, Kadıköy Söğütlüçeşme’de yapılan viyadük inşaatı ve ticari alanlarla ilgili düzenlemeyi “akıl dışı” olarak nitelendirdi. Bayrakadar, “Bir ulaşım uzmanı olarak burada yapılan viyadük inşaatının gerekli olmadığını, çevre düzenlemesi adı altında 108 tane dükkanın yapılmasının akıl dışı olduğunu söylüyorum” derken, şöyle devam etti:
- Bakın burası bir istasyondur, dolayısı ile burada bir yerden bir yere gitmek isteyen yolcuların ihtiyacı olan alanlar yapılır sadece. Gişeler, belki 1-2 tane büfe. Ama 108 tane dükkan yapılmaz. Bakın gar olarak iki adım ötemizde muhteşem bir garımız var, Haydarpaşa Garı. Buraya harcanan milyonları oraya harcasalardı, oradaki arkeolojik çalışmaların zaten bir kısmı bitti, onların üstü kapatılarak ve restorasyon çalışmaları da bitirilerek Haydarpaşa gar olarak çalışmaya başlardı.
Prof. Dr. Zerrin Bayrakdar, AVM projesine karşı çıkmayan Kadıköy Belediye Başkanı ve belediye yönetimini de kınarken, “Geçen sene bu saçmasapan inşaata karşı çıkarak bunları mahkemeye veren ve davayı kazanan bir belediye, bugün küçük rötuşlarla aynı projeyi ortaya sunan bu adamlara nasıl karşı çıkmaz” dedi.
Bayrakdar konuşmasını “Bizim bir an önce ülkeyi yönettiğini zanneden ve ülkeyi açlık, yokluk içinde bırakan bu iktidardan kurtulmamız gerekiyor. Bunu için elimizden gelen çabayı göstereceğiz ve böylece ülkenin kaynaklarının bir avuç kişiye gitmesini de engeleyeceğiz” sözleriyle sonlandırdı.
HUKUKSAL DURUM
Evren, bu süreçte TCDD Genel Müdürlüğü’nün de davaya katılma talebi oldu ve davanın kazanılmasında hukuki yararı bulunduğu kararıyla davaya katılımına karar verildiğini kaydederken, akabinde, açtığımız dava üzerinden Mimarlar Odası ve Şehir Plancıları Odasının da açtığı dava ile İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Altıncı Dava Dairesi tarafından 26 Ekim’de bağlantı kararı verildiğini ekledi.
‘PROJENİN TAMAMLANMASI DURUMUNDA KADIKÖY TRAFİĞİ İÇİNDEN ÇIKILMAZ BİR HÂL ALACAK’
Konuşma yapan Fulya Girginer ise “Projede adına ticari alan dense de Söğütlüçeşme’de bir AVM yapılıyor.” dedi. Girginer, “Bu anlamsız proje için yüzlerce ağaç kesildi. Projenin tamamlanması durumunda Kadıköy trafiği içinden çıkılmaz bir hâl alacak. Bunlara rağmen proje için ÇED gerekli değildir kararı çıktı” derken şöyle devam etti:
- Bu proje halk için değil Akfen ve Fıratcan İnşaat kasasını doldurmak için yapılıyor. Öyle ki Fıratcan inşaat 2004 yılında kurulduğundan beri hiçbir inşaat faaliyetinde bulunmamış, sanki 18 senedir iştahla bu projeyi bekliyor.
‘TCDD İÇİN GAR YA DA VİYADÜK FARK ETMİYOR; PROJELER YENİLENSE DE SÖZLEŞME MODELİ AYNI KALIYOR’
Eylemde şirketler üzerine hazırlanan raporu okuyan Berivan Pektaş, buradaki projenin bir ulaşım projesi değil, bir alışveriş merkezi projesi olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:
- TCDD’nin Söğütlüçeşme projesi için şirketle yaptığı bir anlaşma olduğunu biliyoruz. Bu, bir kiralama sözleşmesi ve ilk haliyle 1+1 yıl yapım 5 yıllık işletme şeklinde tasarlanmışken, son durumda 2+2 yıl yapım ve 25 yıllık işletme şekline dönüştürülmüş durumda. Maliyet hesapları değişiyor; ama kiralama sözleşmesi dükkanlar üzerinden devam ediyor. TCDD için gar ya da viyadük fark etmiyor; projeler yenilense de sözleşme modeli aynı kalıyor.
Pektaş, sermaye sahiplerinin kâr hırsı ve buna uygun şekilde işleyen sistemin çarkları, temel yurttaşlık haklarının yok sayıldığı ve daha da ötesi yaşam alanlarının işgal edildiği kentleri getirdiğini kaydederken “Yaşanabilir bir kenti korumak için örgütlenmek ve direnmek gerekiyor” dedi.