Türkiye

İlahiyatçı Prof. Dr. İsrafil Balcı’dan Diyanet tepkisi: ‘Teorik olarak kabul edilmiş’ | GUNDEM.WiKi

İsmailağa’daki 6 yaşındaki kız çocuğuna yönelik cinsel istismar skandalı tartışılırken, çocuk yaşta evlilikleri meşrulaştıran fıkıh yorumları Diyanet’in hazırladığı İslam Ansiklopedisi’nden çıktı.

Söz konusu ansiklopedide, “velinin, iyiyi kötüyü ve doğruyu yanlışı ayıracak durumda bile olmayan küçükleri, rızasını almada n nikahlayabileceği” yönündeki klasik fıkıh görüşü, “fıkıh âlimlerinin büyük çoğunluğu”nun görüşü olarak aktarıldı. İlahiyatçı Prof. Dr. İsrafil Balcı, “Bu, çocuk evliliğinin meşrulaştırıldığının teorik olarak kabul edildiği anlamına geliyor. Diyanet, tepeden tırnağa klasik fıkıhın baskısı ve gölgesi ile rivayetlerin esiri altında” tepkisini gösterdi.

İsmailağa bağlantılı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in, kızı H.K.G.’yi 6 yaşında evlendirdiği ve cinsel istismara uğramasına sessiz kaldığının ortaya çıkmasının ardından yasadışı olarak varlıklarını sürdüren tarikat ve cemaatlerin evliliğe bakışı da yeniden gündeme geldi. Yasalara göre evlilik yaşı 18. Ancak tarikat ve cemaatler, evlilik yaşında yasalara değil, “ergenlik dönemine girilmesine” bakıyor. Bu da çocuk evliliklerinin önünü açıyor. Ergenliğe giriş yaşına bakılmasıyla evlilik yaşı kız çocuklarında 9, erkek çocuklarında 12 yaşa kadar düşebiliyor. Ergenlik dışındaki “veli rızası” kavramı ise bu yaşın daha da düşmesine neden oluyor. İslam tarihinde bazı isimlerin, “çocukların velisinin, çocuklarının iyiyi ve kötüyü, doğruyu ve yanlışı ayırabilecek yaşa gelmeden bile evlendirebileceğini” savunduğu biliniyor.

“NİKAHLAYABİLİR”

Bu durumun Türkiye Diyanet Vakfı’nın İslam Ansiklopedisi’nde de yer bulması ise dikkat çekti. Ansiklopedi’nin “nikah” başlığındaki “ehliyet ve veli” alt başlığında, velinin başkasını evlendirme yetkisine sahip olduğu belirtilerek, şunlar kaydedildi:

“Fıkıh âlimlerinin büyük çoğunluğu, velinin velâyeti altındaki, mümeyyiz (iyiyi kötüyü, doğruyu yanlışı ayıracak durumda olmak) olsun olmasın küçüğü onun yararına olmak şartıyla rızasını almaksızın nikâhlayabileceğini ileri sürmüş ancak fiilen evlilik hayatı başlatılamayacağından bulûğ çağına ulaşıncaya kadar kendi ailesinin yanında kalacağını belirtmiştir.”

“TEORİDE KABUL EDİYORLAR”

İlahiyatçı Prof. Dr. İsrafil Balcı ise bu görüşün Diyanet’in yayınında yer almasına tepki gösterdi. “Diyanet, bu yorumla klasik alimler dediği fıkıhçıların görüşleri üzerinden aynı düşünceyi savunmuş oluyor” diyen Balcı, şunları kaydetti:

“Bu, çocuk evliliğinin meşrulaştırıldığının da teorik olarak kabul edildiği anlamına geliyor. Klasik fıkıhcılar her ne kadar ‘buluğ’ diyerek kız çocuklarının evlilik yaşını 9’a kadar indirmiş olsalar da teorik olarak ‘çocuk doğduğu andan itibaren nikahlanabilir’ şeklinde bir anlayışı benimsemişlerdir. Nitekim günümüzde cemaatçi/tarikatçı çevreler bu hezeyanları dillendiriyor. Keşke Diyanet bu görüşü dolaylı olarak meşru görmek yerine bunun eski bir Arap örfü olduğunu, fıkıhçıların bu örfü meşrulaştırdığını, böyle bir anlayışın kabul edilemeyeceğini, nikah için reşit olma yaşının beklenmesi gerektiğini vurgulasaydı. Bunun yerine klasik fıkıhın görüşüne kapı açık tutulmuş oluyor. Çünkü Diyanet, tepeden tırnağa klasik fıkıhın baskısı ve gölgesi ile rivayetlerin esiri altında. Cemaat ve tarikatların din zannettiği aslında büyük oranda klasik fakihlerin dayattığı rivayet eksenli yorumlardır. Bunlarla hesaplaşılmadığı takdirde bu tablolarla daha çok karşılaşırız.”

Balcı, “Her ne kadar klasik fıkıh konuyu böyle yorumlamışsa da Kuran’ın belirlediği kriter nikah çağıdır. Nikah çağı da reşit olma kriterine dayalıdır. Bu itibarla medeni hukukun da belirlediği reşit olma yaşı esas alınmalı” diye konuştu.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu