Ekonomi

Emekli aylığı ile asgari arasında makas: Gelirde adalet böyle bozuldu | GUNDEM.WiKi

Emekçi açlık sınırının altındaki aylıklarıyla yaşam mücadelesi verirken tamamen seçim telaşı ve keyfiyetiyle emekli aylıklarına yapılan zamlar günlük olarak değişiyor. TÜİK’in açıkladığı enflasyona göre hesaplanan memur ve emekli maaş zamlarına tepkiler üzerine cumhurbaşkanı, önce memur ve emekliye yüzde 25 zam yapılacağını, 3 bin 500 TL olarak uygulanan alt sınır aylığının 4 bin 375 lira olacağını söyledi. Gelen tepkiler üzerine bir gün sonra emekliye yüzde 30 oranında zam yapılacağını ve alt sınır aylığının da 5 bin 500 liraya yükseltildiğini açıkladı. Artış oranının asgari ücrete yapıldığı şekilde en az yüzde 50 olması bekleniyordu. Asgari ücretle emekli aylıklarına yapılan artışın paralel olması ve aradaki makasın açılmaması, çalışma veya emeklilik hayatının birbirine alternatif hale gelmemesi teknik olarak beklenen sonuç olmakla birlikte rakamlar tam bunun tersi oldu.

ALT SINIRDA DÜZEN BOZULDU

Ülkemiz sosyal güvenlik kanunlarında sosyal devlet ilkesinin uzantısı olarak birtakım gruplara pozitif ayrımcılık niteliğinde haklar sağlandığı gibi, aylık hesaplama sistemlerinde alt sınır aylığı uygulamasına yer verilerek aylıkların belirli bir miktarın altına düşmesinin önlenmesi ve asgari geçim düzeyinin korunması amaçlanmış. SSK emekli aylıklarında, alt sınır aylığı uygulaması 2008/Ekim öncesi bağlanan aylıklar için geçerli iken 5510 sayılı kanunla getirilen aylık bağlama sisteminin devreye girmesiyle 2008/Ekim sonrası hesaplanan aylıkların düşmeye başlaması ve yeni alt sınır aylığı uygulamasının yapılmaması nedeniyle mağduriyet oluşmuş ve 2019’da düzenleme yapılarak yeni bir alt sınır aylığı belirlenmiştir. Alt sınır aylığı şu anlama geliyor: “Sigortalının aylığını hesapla, aylığın ödenmesinde alt sınır aylığı ile karşılaştır, hangisi yüksek ise onu öde”.

Belirlenen alt sınır aylığı yine yıllar itibarıyla güncellendi. Ancak primli sistemlerde, prim karşılığı olmayan aylıkların ödenmesi hem sosyal güvenlik sistemlerinde aktüeryal dengeleri bozan unsurlar olarak görülüyor hem daha yüksek prim ödeyerek aylık alan emeklilere yapılan haksızlık olarak değerlendiriliyor. 2023/Ocak ayında alt sınır aylığı olarak belirlenen 5 bin 500 TL, 2008/Ekim öncesi bağlanan en düşük aylıkla (5858.54) karşılaştırıldığında, nerdeyse 7 bin 200 gün prim ödeyen sigortalıya bağlanan aylıkla aynı miktarda. Oysa alt sınır aylığına giren sigortalıların büyük bir kısmı 3 bin 600, 5 bin 000 veya 6 bin 000 gün prim ödeyerek emekli olan kişiler. Dolayısıyla daha çok çalışan veya daha yüksek miktarda prim ödeyen emekliler yönünden alt sınır aylığı uygulaması adil değil. Alt sınır aylığı uygulamaları yerine, sigortalıların belirli sürelerdeki gelirlerinin baz alındığı ve aylık bağlama oranlarının adil olarak belirlendiği sade anlaşılır ve şeffaf aylık bağlama sistemlerinin getirilmesi gerekiyor.

EMEKLİ AYLIĞI İLE ASGARİ MAKASI

Diğer taraftan, 2008/Ekim öncesi bağlanan en düşük SSK emekli aylıklarının bu tarihten sonra belirlenen net asgari ücret tutarları ile karşılaştırılmasında; emekli aylıkları 1990’lı yıllardan bu yana net asgari ücretin üstünde iken, ilk defa 2016 yılında net asgari ücretin altına düştü. 2019 yılından itibaren bu durum asgari ücret lehine artar şekilde devam etti. Gelinen noktada en düşük SSK aylığı ile net asgari ücret arasındaki fark yüzde 45.20’ye çıktı.

2019/Şubat itibarıyla ödenen en düşük emekli aylıklarının net asgari ücret ile karşılaştırılmasında ise en düşük emekli aylıklarının asgari ücretin net tutarının yarısından daha az olduğu görülüyor. Emekli aylıkları ile asgari ücret arasında miktar yönünden makasın sürekli açılması çalışma hayatının emeklilik hayatına göre daha avantajlı hale geleceğini, EYT’lilerle ilgili düzenlemenin yürürlüğe gireceği bu dönemde, sigortalıların emekli olduktan sonra çalışmaya devam edeceklerinin bir göstergesi olarak kabul edilebilir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu