CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda dün Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerinde konuştu. Kaya, şunları söyledi:
“SAYIN BAKAN, BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLARI İLE YARIŞMAYI BİR KENARA BIRAKIN”
“Sayın Bakanın belediye başkanlığında gözü var sanırım. Kendini bir türlü alıkoyamıyor. İstanbul ile yarışıyor, Ankara ile yarışıyor. Sayın Bakan şöyle düşünün, bir başkent düşünün. O başkentin havaalanına metro yok. Şimdi Melih Gökçek döneminde ‘bu metroyu siz yapmayın, biz yapacağız’ dediniz ama şu ana kadar metroya dair en ufak bir adım atmadınız. Sayın Bakan, Mansur Yavaş sizden talep ediyor. Buradan çok açık ve net çağrı yapıyorum. Ya yapın ya da bırakın biz yapalım. Siz zaten bize bıraksanız da zamanınız yetmeyeceği için biz şimdiden hazırlıklara başladık. Ankara’da sizin de havaalanına gideceğiniz bir metronuz olacak. Sevgili milletvekilleri siz de havaalanına giderken arabanıza değil, metroya binerek gideceksiniz. Bunu bizim iktidarımızda biz gerçekleştireceğiz. Sayın Bakan, büyükşehir belediye başkanları ile yarışmayı bir kenara bırakın, hizmete kendi bakanlığınızdan devam edin.
“SERVİSÇİLERİN OLANAKLARI OLMADIĞI İÇİN SAĞLIKLI BİR TAŞIMADAN DA BAHSETMEK MÜMKÜN DEĞİL”
Sayın Bakan bugün Servisçiler Odası’nı ziyaret ettim. Servisçilerin, otomobilcilerin, halk otobüsçülerin büyük bir kesimi araç alınımında ciddi bir sorun yaşadıklarını söylüyorlar. Hem trafik sigortasında hem de kaskoda ciddi problemlerin olduğunu söylüyor. Bu konuda, taşıt alım konusunda özellikle servisçilere yardımınız öğrencilerimize, öğretmenlerimize katkınızın da yolunu açacak. Nedeni şu, taşımalı eğitim ne yazık ki Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında çok yaygınlaştı ama servisçilerin olanakları olmadığı için sağlıklı bir taşımadan da bahsetmek mümkün değil.
“SÜRGÜN ANLAYIŞINIZDAN VAZGEÇİN”
Bakanlığınızda çalışan örgütlü olan KESK’e bağlı Birleşik Taşımacılık Sendikası’nın yöneticilerinden 17’sini sürgün ettiniz. Mahkeme kararı ile bu 17 sürgünün 16’sı iade oldu. Eski yerlerine geldi, belli ki hukuksuz bir atama yapıyorsunuz. Hukuksuz bir sürgün yapıyorsunuz. Ben sürgün yaşamını çok iyi bilirim. Öğretmenlik yıllarımda çok sürgün yedim. Sürgün ağacının meyvesi tatlı olur. Onlar asla bu mücadelen vazgeçmezler. Sürgün anlayışınızdan vazgeçin. Bir tek kişi mahkemeden dönemedi, Malatya’da çalışıyor. Birleşik Taşımacılık Sendikası’nın merkez yönetim kurulu kadın haklarından sorumlu üyesi Begüm Özgün, Alsancak’tan Biçerova’ya sürgün olmuş ve C bölümünden maaş alması gerekirken D şıkkına indirilmiş, hak kaybı var. Rıza Erdivan, Bahçebey’e sürgün edilmiş. Erhan Kara, Eskişehir’den Yozgat Yerköy’e sürgün edilmiş, eşi Eskişehir’de öğretmen. Allah’tan korkun, aile birliğini bozmaya hiçbirinizin hakkı yok. Bu emekçilerin haklarını yerine getirmeniz sizi büyütür, sizi küçültmez.
Yazılı da 100 puan almış ve 98 puan almış iki tane somut örnek var. Bu iki örneği de mülakatta elediniz. Yazılıda da başarısız olsa, tam puan almış 100 puan, bir başkası da 98 puan almış, insanları siz mülakatta elemişsiniz. Eleme gerekçenizi de şu ana kadar açıklamamışsınız. Eğer siz KESK’e bağlı Birleşik Taşımacılık Sendikası ile kol kola omuz omuza verirseniz, o çalışmayan, trenleriniz hizmet görmeyen ekipleriniz daha sağlıklı hizmet görecek. Gelin bu sürgün anlayışından bir an önce kurtulun.”