Beyoğlu Kültür Yolu Festivali kapsamında, dünyaca ünlü 22 fotoğraf sanatçısı tarafından çekilen Güler’in 48 portresinin yer aldığı “Dostlarının Gözünden Ara Güler Portre Sergisi” fotoğraf meraklılarıyla buluştu.
Anma programı öncesinde açıklama yapan foto muhabiri, belgesel yapımcısı ve gazeteci Coşkun Aral, Güler’in yerel değerleri ulusala, ulusal değerleri uluslararasına ve oradan evrensele taşıyan bir foto muhabiri, gazeteci, fotoğraf sanatçısı ve bilge adam olduğunu söyledi.
Ara Güler’in yaşadığı coğrafyanın dünyanın bir parçası olduğuna inanarak bunun için mücadele ettiğini aktaran Aral, “Burada da dili fotoğraftı. Kendisi bu evrensel dili ‘fotoğrafçayı’ fotoğraf makinesiyle tanıştığı günden itibaren kendi topraklarında, yakın coğrafyalarda, savaşların olduğu yerlerde, insanların gerçek anlamıyla yaşadığı her yerde dillendirdi. İstanbul’un gözüydü çünkü İstanbul’u onun vasıtasıyla tanıdık. Türkiye’nin en önemli araştırmacılarını, bilgi insanlarını, kültür insanlarını, sanatçılarını onun objektifinden gördük” ifadelerini kullandı.
İNSAN EYLEMLERİNİ SORGULAMAK
Aral, son 45 yılında çok yakınında bulunduğu Güler’in pek çok meşhur isimle dostluk ve arkadaşlıkları olduğuna işarete ederek şunları kaydetti:
“Dünyada tanışmadığı devlet adamı yoktu. İnsanları eylemleriyle sorgulayan bir insandı, iyi kötü kavramı eylemler için geçerliydi. Yaşadığı coğrafyada da kimseye tam düşman değildi ama eylemlerinden ötürü asla ve asla taviz vermez, eleştirirdi. Ama diğer tarafta yakın dostlukları içinde herkes vardı diyebilirim.”
Etkinlik kapsamında gösterilen belgeselin 1986’daki “Bu Dünya Böyle Dünya” sergisinin görüntüleriyle başladığını dile getiren Aral, “Onun dünyasından kesitleri aktarmaya çalıştım” ifadesini kullandı.
Foto muhabiri Ercan Arslan ise Ara Güler’le 1996’dan başlayan bir yol arkadaşlıkları olduğunu, birlikte sergiler, projeler, televizyon programları ve röportajlar yaptıklarını belirterek, “Ara Güler sadece bir fotoğrafçı değildi. O başka bir kültür sanat adamıydı. Yani fotoğrafın dışında çok geniş bir çevresi vardı. Sinemadan, edebiyattan, müzikten çok iyi dostları vardı” dedi.
Sergide hayatın farklı alanlarında dünyaca tanınmış fotoğrafçıların ve dostlarının objektifinden Ara Güler fotoğraflarının yer aldığını dile getiren Arslan, “Türkiye’nin görsel belleğine katkıda bulunan önemli bir değerdi. Onun fotoğrafları gelecekte arkeolojik kazı alanı olacak kadar kıymetli fotoğraflar. Kişiliğine baktığınızda çok komik esprili ama kimi onu çok sert ve çok sinirli asabi olarak görürdü. Onun böyle muzip yanları da vardı, komik yanları da vardı” değerlendirmesini yaptı.
Güler’in sadece İstanbul’da değil, Anadolu’nun çeşitli yerlerinde de fotoğraflarını çektiğini belirten Arslan, sergide yer alan fotoğrafın hikayesini anlatarak, “Objektif gördüğü zaman sadece objektife bakmazdı. Zaten bir foto muhabiri geleneğinde de var. O da durağan fotoğrafı çok sevmez, mutlaka bir hareket yapardı, şapkasıyla, eliyle, bastonuyla yapardı. Mutlaka objektife bir hareket yapardı. Enteresan bir kişilikti. Sadece fotoğraf çekmiyordu, hikaye de anlatıyordu. Çok geniş bir dünyası vardı” şeklinde konuştu.
Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız da Ara Güler’in bu toprağın insanı olmak konusunda çaba sarf ettiğini belirterek, “İnsan en değerli olandır, Ara Güler de en değerli olan insanı bize tanıttı ve gösterdi” dedi.
Ara Güler’in asistanı Fatih Aslan da sergiye eserleriyle destek olan sanatçılara ve Ara Güler dostlarına teşekkür ederek, “Ona arkadaşlık, ona evlatlık etmek benim için büyük bir onurdu. Ona yoldaşlık ettiğim 21 yıl boyunca çok şey öğrendim” ifadesini kullandı.
Açılış konuşmalarının ardından Coşkun Aral ve Nebil Özgentürk’ün Ara Güler ile tanışma hikayelerini ve hatıralarını anlattığı bir söyleşi gerçekleştirildi.
Daha sonra Coşkun Aral ve Fatih Aslan tarafından hazırlanan ve Ara Güler’in hayatını konu alan “Bu Dünya Böyle Dünya” isimli belgesel film gösterildi.
Ara Güler’in hayatını ve işlerini konu alan “Ara” adlı kitabın da katılımcılara hediye edildiği gece, Lusavoriç Korosu’nun konseriyle sona erdi.